Almanya da yayın yapan Bild gazetesi geçtiğimiz gün çok ilginç bir yazı yayınladı. Bu yazıda Türklerin neden sevilmesi gerektiğini belitti. Almanya’Nın Ermeni tasarısından sonra böyle bir şey yapmasını aslında tam anlayamadık. Ama her neyse. ''Erdoğan'a rağmen Türkiye'yi sevmemizin 44 nedeni'' başlığıyla sıraladığı hususlardan bazıları şöyle:

- Türk misafirperverliği kalpten ve mideden geçiyor (Yabancılara sorulan ilk soru: Aç mısın?),
- Türkiye’nin “Batman” gibi güzel şehir isimleri var,
- 1928 yılında yapılan harf devriminde (Arap alfabesi yerine Latin alfabesi) Alman dili de model alındı, 
- Türkler ekmeği fırının duvarında pişiriyor. Piştiğinde yere düşüyor,
- İtalya ve İspanya’daki gibi dükkanlar öğleyin kapalı değil,
- Devletin kurucusu vizyoner Kemal Atatürk (1881-1938) o kadar akıllıydı ki, din ve devlet işlerini ayrı tuttu,
-Türkiye bizim için Asya’ya açılan köprü,
- Türkler en lezzetli tatlıları yapıyor,
- NATO ortağı Türkiye barış için bizim yanımızda,
- Türkiye ile Almanya her yıl 30 milyar Euro’luk ticaret gerçekleştiriyor,
- Ayasofya dünyanın en güzel minarelerine sahip,
- 60 ve 70’li yıllarda milyonlarca Türk işçi Almanya’nın kalkınmasına katkı sundu,
- Türk düğünleri muhteşem birer eğlence,
- Çay başka hiçbir yerde Boğaz’daki kadar lezzetli değil,
- Efes’te dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı’nın kalıntılarını görebiliyorsun,
- İnanılmaz ucuza bolca lüks çanta bulabilirsiniz,
- Türkler B planını buldu. Elektrikler kesilince mumu yaktılar.
- “düşündürttürücülüğümüzün” gibi muhteşem kelime canavarları var,
- Türkler bir zamanlar Avrupa’nın yarısını kuşattı, sonra geri çekildi ama kahvelerini burada bıraktı,
- Hristiyanlık ve Müslümanlığın tarihini Ayasofya kadar başka bir yerde öğrenemezsiniz,
- Türkler (Almanların da yardımıyla) İstanbul’dan Bağdat’a uzanan muhteşem Bağdat demiryolunu inşa ettiler,
- Aile Türkler için herşey demek,
- Türkiye Erdoğan’dan önce de vardı, Erdoğan’dan sonra da olacak,
-Aynı şey Türkiye’de de geçerli: Politikacılar gelir geçer, ama dostluk baki kalır.

Daha başka maddelerde bulunmaktadir. Ama sizlere bir kısmını verdim. Almanya’nın büyük bir gazetesinde çıkan böylesine bir yazının Alman devletinden ve Alman gizli servisinden habersiz olarak yayınlamasını bile mümkün değil. Aklıma gelen bu şekilde bir yazı yayınlayarak kendi iç dinamiklerini dengede tutma stratejisi uygulamış olabilirler. Çünkü Almaya içinde çok sayıda Türk var. Her ne kadar bazıları Türklüklerinden istifa ederek yabancılaşsalar da sonuçta bir birikim söz konusudur.  Böyle bir yazı ile Alman devletine olan yada olması beklenen tepkilerin azaltılması planlanmış olabilir. Bu ve benzeri yazıların yakın zamanda yeniden ortalıkta dolaşması da muhtemeldir. Dikkat edilmeli ve bu tür amaçlı yazıların dikkatli ve itidalli bir şekilde izlenmesi gerekir. Ülkemizde de sıklıkla yapılan ve halkımızı adeta uyuşturan “algı operasyonları” nın benzeri işimdi de Almanya’da vatandaşlarımıza karşı yapılmaktadır. Dikkatli olunmalı ve dikkatli davranılmalıdır. Çünkü toplu psikoloji ile çalışanlar bu tür algı operasyonlarının istenen yönde sonuçlar verebileceği gibi istenmeyen sonuçların da ortaya çıkabileceğini belirtmektedir. Türkiye’deki Türkleri kaybetmek üzereyiz. Almanya’daki vatandaşlarımız da kaybetmeyelim.